Sevgili arkadaşım, can dostlarımdan Nurhan'la gezdik ilkini.Belki dikkatinizi çekmiştir, nice sergilere ev sahipliği yapan Yapı Kredi Bankası Kültür Merkezinin giriş katındaki büyük salonu artık Zara mağazası oldu. Neyse ki üst katı hala sanat dostu olmayı sürdürüyor. Ve 30 Ocak'tan beri 'Nazım 111 Yaşında- Alnımın Çizgilerindesin Memleketim' sergisi açık. Bugün son günüydü ve bir ay daha uzatıldığını öğrenince çok sevindik,turnalar bin taneye ulaşabilir diye.
Bilmece gibi oldu son tümcem, açıklayayım: Serginin girişinde tasarımcı Hacer Sayman'ın yapıtı bir dilek ağacı var; üzerinde rengarenk kağıttan turnalar asılı.Amaç bin turnaya ulaşıp, büyük ozan için memleketinde müze açabilmek.

Kağıttan bin turna yapanın hastalığından kurtulacağına dair bir efsane vardır. Ama asıl anlamını küçük Japon kızı Sadako'dan sonra kazanmıştır. Sadako, Hiroşima'da yaşayan küçük bir kızdı ilk atom bombası şehrine atıldığında. Ve on yıl daha yaşadı atom bombasının etkisiyle hastalandıktan sonra. Tam 644 tane kağıt turna yaptı iyileşmek için. Ve bitiremeden öldü bin turnayı. Arkadaşları onun için tamamladılar,birlikte gömdüler toprağına. ve bugün Hiroşima'da heykeli vardır. Nazım Hikmet de Sadako ve diğer çocuklar için o güzelim 'Hiroşima- Kız Çocuğu' şiirini yazdı 1956'da. Biz de Zülfü Livaneli bestesi ve yorumuyla dinleriz yıllardır. Bir de Sevingül Bahadır çok iyi yorumlamıştır her sözcüğü yüreklere dokunan unutulmaz şiiri.
Ve bugün kağıttan turnalar barışın ve nükleer silahsızlanmanın simgesidir. Belki de Nazım Müzesi'nin simgesi de olur bundan sonra.
Sergide hiç bilmediğimiz çok güzel fotoğraflar ve anekdotlar, Nazım'ın Vera'yla aşkını anlatan şiirleri, kartpostalları da var.
Bir müzik sever olarak benim ilgimi Dimitri Shostakovich'le tanışması çekti. Nazım Hikmet Dünya Barış Konferansı'na katılmak üzere ilk kez İsveç'e gider. Orada kendine çok yardımcı olan üyelerden birine dönüşte teşekkür eder ve kartını alır.Kartın üzerinde bestecinin adını görür ve hem şaşırır hem de mahçup olur.
Biz Defne ve Bora adına güler yüzlü güvenlik görevlisi Abdullah Bey'in de yardımıyla origami sanatının örneklerinden turnalarımızı yaptık ve ağaca diğer turnaların arasına iliştirdik. Umarım sizin de yolunuz düşer. Hem çocuk olursunuz hem de barışın ve nükleer silahsızlanmanın simgesini bir tane daha çoğaltırsınız.
İkinci sergi Karşı Sanat'da bugün açılan Müfit İşler'in 'Bir Kubbe Yapmak' sergisiydi. Ben düşün ve resim olarak çok şey yaratan sanatçının eserlerindeki figür yaratıcılığına ve renk seçimlerine hayran oldum.
Son olarak da Fransız Kültür Merkezi'nde açılmış olan 'Sınırların Ötesinde' fotoğraf sergisini gezdim. Mathias Depardon'un yetenek bursuyla ödüllendirilen bu sergisi Avrupa limanlarındaki göçmenlerin acımasız dünyasına bir umut aşılıyor, yüzlerini bizlere görünür kılarken.
Lütfen bir olanak yaratın ve çirkinlikleri düşünmemek için gezin tüm sergileri ve belki de 1000. kağıt turnayı siz yaparsınız.
1000.Turna'yı yapmayı çok isterdim canım. Ama olsun Bora ile Defne'nin turnaları var ya...
YanıtlaSil